Tüp Bebek Nedir?
Tüp bebek tedavisinin insanlar üzerinde uygulanışı ilk olarak 1978 yılında İngiltere’de başarıyla gerçekleşmiştir. İngiltere’de sonra Avustralya ve ABD’de de başarılı şekilde sonuçlanan tüp bebek uygulamaları yapıldığı görülmektedir. İlk tüp bebek çocuk olan doğan kişi Louis Brown’dur ve o da yakın bir zamanda doğal yollarda çocuk sahibi olabilmiştir.
Tarihte bilinen ilk tüp bebek uygulamaları, kanallarının yani tüplerinin iki tarafı da ağır hasarlı olan kadınlarda yapılmıştır. Günümüzde ise tüp bebek uygulamaları tüm kısırlık olgularında başarı bir şekilde gerçekleştirilmektedir.
Ve hatta günümüzde bütün dünyada oldukça yaygın olarak gerçekleştirilen tüp bebek uygulamaları bazı İskandinav ülkelerinde, ülkelerin toplam nüfusunun %5 ila %7si tüp bebek uygulamaları gerçekleştirilerek dünyaya gelmiş çocuk ve erişkinlerden oluşmaktadır.
Tüp Bebek, kadın bireyden yumurta toplama yöntemiyle elde edilmiş olan yumurta hücresi ve erkek bireyden alınan sperm hücresinin laboratuvar ortamında döllenmesi ya da birleştirilmesi ile elde edilmiş embriyonun kadın bireyin rahmine nakledilmesi şeklinde gerçekleşir. Buna tüp bebek denmektedir . Günümüzde çok yaygın kullanılan bir gebe kalma, doğum yapma ve çocuk sahibi olma uygulamasıdır.
Özellikle bilinmektedir ki uzun yıllar hamile kalmak için uğraşanların başvurduğu bir an önce çocuk sahibi olmak isteyenlerin tercih ettiği bir seçenektir. Artık günümüzde çok daha hızlı ve yüksek başarı oranlarıyla birlikte tedavi imkanı sunulabilmektedir. Bu şekilde çocuk sahibi olmak isteyen çiftleri de mutlu eden bir tedavi yöntemidir.
Tüp Bebek Tedavisinin Aşamaları
Tedaviye başlamadan önce adayların detaylı bir şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir. Bir tüp bebek merkezine başvuru yapıldığı zaman, öncelikle ilgili uzman doktor, çift ile ayrıntılı bir görüşme gerçekleştirerek, daha önce yaşamış olduğu hastalıklar, yapılan tetkikler ve tedaviler hakkında bilgi almaya başlamaktadır.
“Hikaye alma” veya “anamnez alma” olarak ifade edilen bu evre, aslında tedavi döneminin doğru bir şekilde planlanabilmesi için en önemli evreyi oluşturmaktadır ve asla atlanmaması gerekmektedir. Bahsedilen “Hikaye alma” evresinde, yapılan önemli bir yanlış, çiftlerin bazı konuları veya soruları kendilerine göre önemsiz gördükleri ve doktoru ile paylaşmayı gerek duymadıkları ifade edilmektedir.
Bu evrede detay veya önemsizmiş gibi görünen çok fazla konu veya tecrübe, aslında tedavinin başarılı sonuçlanması açısından fazlası ile önemlidir. Bu sebepten dolayı da, doktor ile görüşme sırasında, söylenmesi gereken bilgilerin çiftler tarafından önem derecelendirmesi veya sıralaması yapılmamalıdır.
Doktorun sorduğu tüm sorular doğru ve net şekilde cevaplanarak, ayrıntılı değerlendirmenin tüm faktörleri ile doğru yapılmasına destek olunmalıdır. Daha sonra anne olmak isteyen kadındaki yumurtaların uyarılması yani bir nevi canlandırılması gerekmektedir. Yumurtalıkların uyarılmasında amaç mümkün olduğunca fazla sayıda 16 - 20 mm çaplı follikül elde etmektir.
Takipler esnasında kan östrojen düzeyleri kontrol edilerek ilaç dozu ayarlaması yapılabilmektedi. Hedef 14 mm'den büyük follikül başına 200 pg/mL östrojen düzeyine ulaşmak. Folliküller yeterli büyüklüğe ulaştığında son olgunlaşmayı sağlamak için 5.000 - 10.000 ünite human chorionic gonadotropin (hCG) enjeksiyonu yapılır. Tedavinin süresi değişken olmakla birlikte merkezimizde ortalama 11 gündür. Çatlatma iğnesinden 32 - 36 saat sonra yumurta toplama işlemi yapılır. Yumurta toplanması ise 3. aşamadır. Burada bulunan yumurta hücreleri, istenilen olgunluğa ve büyüklüğe geldikten sonra, yumurtaların çatlamasına destek olan hormonal bir iğne yardımı ile çatlaması sağlanmaktadır.
İğne uygulandıktan yaklaşık 34 saat ile 36 saat sonra, yumurta toplama ameliyatı uygulanmakatdır. Bu iğne, mutlaka doktorun vermiş olduğu randevu zamanında yapılmalıdır. Yumurta toplama uygulaması, sedasyon anestezi yani uyku hali olarak bilinen bir hal altında transvajinal ultrasonografi yardımı ile uygulanır. Bunun nedeni, hastanın ağrı hissetmesini önlemektir. Anne adayı, sabah aç karnına alınır. İşlem ortalama 20 ile 30 dakika arasında tamamlanır. Bu müdahalenin uygulanması sırasında, foliküllerin içindeki sıvı toplanır.
Sıvıda yumurtanın görülüp görülmediği değerlendirilerek, mevcut olan yumurtalar toplanmaktadır. İlk işlemde folikül sıvısında yumurta ile karşılaşılamayabilir. Bu durumlarda özel bir sıvının desteği ile folikülün içi yıkanır ve folikül içinde kalmış olan yumurtalar bulunmaya çalışılır.